21 Eylül 2018 Cuma

Antalya pedallarımızın altında.

21 Eylül 2018 Cuma
Antalya




Bu günkü mutluluğumu ifade eden bu fotoğrafla başlayayım,
hikayeyi anlatırken yine konuşuruz.

----------------------------------------------------------------------------------



Antalya'ya taşındığımdan beri Ferrari'm bana göz kırpıyor ama daha ona sıra gelmedi.

Güne kahvaltı öncesi deniz ve güneşlenme ile başlıyorum. Sonrası kahvaltı ve ev yerleştirme çalışmaları ile devam ediyor.
Burak'la müzikal konularda sohbet buluşması ardından yine evde kutuları açıp getirdiğim eşyalara yer bulma çalışmalarım...


.
Bir gün koşu, bir gün bisiklet ve her gün deniz rutin oldu.



Atahan okuldaki derslerini bitirip akşam turu yapmak istedi,
18.30 da buluşmak üzere Konyaaltı'na pedallıyorum.



En rahat formalarımı giydim bu gün.



Beach Park yerine Kültür Park'ını tercih ediyorum.


Antalya'nın bütün parkları çok güzel ama bu park benim favorim.
Yüzlerce kediye ev sahipliği yapıyor burası.



Antalya'da her yerde bisikletli görebilirsiniz.



Benim gelmemle 1 fazla olduk ya da tamamlandık. :)
Her gün artması dileğimle. 



Bir çok kedi besleme merkezinden biri de burası.



Kedilerin hemen hiç biri kaçmıyor.



Hepsi huzurlu ve mutlu.



Konyaaltı sahiline iniyorum.
Her ne kadar kullanmasını henüz beceremesek de bisiklet yolu muhteşem.
Mesela bu iki arkadaş bisikletleriyle yürüyorlar.
Acelemiz yok, yavaş yavaş öğrenirler.



Bu sahil düzenlemesi yazın ortalarında ancak bitmiş, halk çok sıkıntı çekmiş bu inşaat sırasında.
Sahilin bir çok yerinden denize bile girmek mümkün olmamış.
Şimdi ise cıvıl cıvıl.



Onca sıkıntıya değmiş.
Solda bisiklet yolu, sağda koşu parkuru.
Bu fotoğrafı çekmek için boş anını bekledim ama her ikisi de vızır vızır kullanılıyor.



Atahan'la buluştuk işte.



Düden şelalesine kadar pedallamaya ikna ettim.
Yine Kültür Park'ın içinden...



Hava kararmaya yüz tuttu.



Bundan sonra kaliteli fotoğraf çekmeye uygun ışıklı ortam bulamadığımız için fazla fotoğrafımız yok.
Hikaye şöyle; Düden şelalesine varana kadar bir çok balık lokantasının önünden geçince biz de balık yemeye karar verdik ve geri dönüş yolumuzda, Işıklar'daki balıkçıya pedalladık.



Hiç durmadan geri dönüşe geçtik ve balıkçıya varmamız uzun sürmedi.



Açlık nelere kadir, Atahan "Yoruldum." demedi bile.



Bense hayatımdan çok mutluyum.
Bu şehir beni canlandırdı.



Bu kadar mutlu olmamda şehirden çok, güzel insanlarımın rolünün daha fazla olduğunu elbette biliyorum.



Şahane turumuzu dondurma ile taçlandırıyoruz.



Kesinlikle yorgun hissetmiyoruz.



Teşekkürler canım arkadaşım Atahan.

...
..
.


Hiç yorum yok: