"Zamansız ama pedallayacağım"

Zamansız ama pedallayacağım."

(Alıntıdır)

Dün tek başına yine böyle bir havada Milas yoluna çıkıp 35 km sonra yağmur bastırınca geri dönmüştüm hedefime varamadan.

İçimde kalmış ki Kerim "Hadi Milas'a pedallayalım" deyince hiç düşünmeden kabul ettim teklifini.

Ben daha önce çıkarız diye umuyordum ama işlerini anca bitirmiş.

Saat 4 e doğru çıkabildik yola.

Torba'ya doğru inerken yine aynı şeyleri düşünüyorum;

"Bu bulutlar bizi ıslatacak kadar yoğun mu?"

Güvercinlik'ten geçerken..

"Bugün yağmur yağmayacak" diyorum.

Güvercinlik'ten sonraki yokuşun zirvesindeki çaycıya uğruyoruz mecburen.

Mecburen olması şu yüzden;

Bugün aldığım bisiklet ayakkabısı tabanımda ağrı yapıyor.

Biraz dinlenirsem düzelirim diye düşünüyorum.

Doğru düşünmüşüm,

tekrar Milas'a doğru pedallıyoruz ve dünkü yağmurda altında 45 dk yağmurun dinmesini beklediğim köprüyü,

Bu sefer geçiyoruz.

Dörttepe kavşağını bile geçiyoruz.

Uyku Vadisi totemini bile..

Milas'a 10 km kala..

Kerim'in bir arkadaşının meşrubat deposuna uğruyoruz.

Yine Milas'a varamadan dönmek zorunda kalıyoruz.

Bu sefer de zaman izin vermiyor.

Geceye kalmamak ve benim sinema randevuma yetişebilmem için Bodrum'a çeviriyoruz gidonlarımızı..

Birbirimizi deryarında (rüzgar tünelinde)..

Tabiri caizse, birbirimizi çekerek pedallıyoruz.

Tuzla havzası..

90 km yi hiç aşmıyoruz.

Sürat felakettir.

Çoğu zaman 50 km hızı bile aşmıyoruz.

Kurallara uyarız.

Manzara rakı sofrasına davet gibi görünse de..

Bir süre sporcu olmaya söz verdim kendime.

Geri dönüşümüzle

Bodrum nüfusu yeniden 34900 kişi oluveriyor.

Antik Tiyatro önünden eve gitmek için karşıya geçiyorum.

Kerim'e el sallayıp teşekkür ediyorum.

80 km

İyi gidiyorum.

Pedallama kilometreniz bol olsun…

…

..

.