Pazar günü de yağmur yok.
O zaman BBK Bodrum Bisiklet Kulübü'nün düzenlediği Kızılağaç-Çiftlik turuna katılalım.
09:30 da pedal döner.
Yolda Telefon: "Geliyor musun abi?" der Hacı.
O da bisikletle Bitez'den pedallamış, Mangalcı'ya varmış bile.
Güzel bir gurup olduk ve lay lay lom hızında Yalıçiftliğe pedalladık.
Burada herkes çayını içip yorgunlık atarken ben de Kızılağaç pazarından aldığım Fuji elmalarından birini kütürdettim.
Çiftliğe doğru yola çıktık.
Aramıza yeni katılan bir baba-kız var.
Baba-kız arkada kalırken pedallara yükleniyorum.
Bu laylaylom gezisinde de ter atmak mümkün.
Herkesin önünde yüksek bir ritm tutturmuşken bu ineğin güzelliği beni durduruyor.
Çiftlik kahvesinde okey partisi dönmekte.
Ufuk hemen arkamdan gelen ilk kişi.
Her molada sigara içen Emrah; "Ben kötü örneğim. Siz benim gibi yapmayın."diyor.
Olur.
87 yaşındaki bu amca ile ancak yarısını anladığım bir sohbet yapıyoruz.
Dönüş yolunda terimizi soğutmadan Kızılağaç'a pedallıyoruz.
Manzara yine şahane.
Ben fotoğraf çekerken aramız açıldı.
Hemen pedallara basalım.
Hacı Mangalcı'ya ilk gelen. Ardından ben ve tüm ekip gezinin bu kısmını bitiriyor.
İşte Seçkin' de geldi.
Seçkin iyice form tutmaya başladı.
Helal.
Daha önceki gezilere göre çok daha iyi performans gösteren bu arkadaşımız da; "Sizin yüzünüzden." diyor. "Hırs yaptım." :)
Hacı ve ben.
Sadece ben.
Yine ben.
İlle de ben.
Narsist ben.
Bu fotoğraf karesinde olmayan Dr Sezgin ve Emrah' la beraber güzel bir pazar gezisi yaptık.
İyi ki varsınız arkadaşlar.
Kızılağaç'tan Bodrum'a Ufuk, Hacı, Seçkin ve ben pedallayarak geliyoruz.
Meydanda "Kadına şiddet." konulu bir gösteri var.
Burada da Ünal ile foto-pişti oynuyoruz.
Kocaları tarafından öldürülen kadınları anarak, erkek terörü olarak adlandırdıkları bu şiddetin sona ermesini istiyor kadınlarımız.
Sonuna kadar yanlarındayım.
Bana hayat boyu çektiren kadınlar ne olacak?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder