21 Mart 2014 Cuma

Gece gündüz pedallamaya devam.

Çarşamba günü tur yapmadım.
Kaç gündür üst üste her gün 50 km civarı sert turlar yapınca bir gün de kaslarımı dinlendireyim dedim.
Dedim de ne oldu?
Akşam saat 22.00 den sonra yine geldiler bana, yazdım feyse 2 cümle attım kendimi dışarı.
Ufuk,"Ben gelirim, Kumbahçe civarı yakalarım seni." deyince o tarafa pedalladım.
Kumbahçe'de Ufuk Mufuk yok.
TMT'ye yakın oturuyor, o tarafa pedalladım, yeni iskelenin orada merak edip aradım.
Çıkmış, yoldaymış.
5 dk sonra geldi.
"Ne tarafa gidelim Ufuk?"
"Gümbet'e gider döneriz."
"Okey beybi." deyip Mindos karşısından Gümbet sahiline gidip WOW yokuşunun başından geri döndük.
Çarşıda Hacı'yı yakaladık.
Onun geç haberi olmuş, bizimle çarşıda karşılaşacağını düşünmüş.
Doğru düşünmüş.
TMT'nin yakınında Ufuk'u bırakırken 10 dk ayaküstü muhabbetten sonra geriye pedalladık.
Hacı'ya da Bitez'e, evine kadar eşlik ettim.
Kahve eşliğinde onun evde sohbetimizi yapıp geriye eve döndüm.
30 km iyi geldi bana.




Perşembe sabahı, Hacı'nın uğrayıp bıraktığı yol lastiklerini BeBeK'e monte ettikten sonra, banka manka işlerini halledip, çarşıda arkaşıma uğrayıp kahve sohbet biraz zaman geçirdikten sonra eve  uğrayıp tur giysilerimi giydikten sonra..


BeBeK'i gezmeye çıkarmak gerekir, Turgutreis yolu yol lastiğini denemek için uygun deyip bastım pedala.



Turgutreis'te Yıldıray'ın dükkanındaki sohbet molasında, BBK'nın gerçek kulüp olduktan sonra artık yarış işlerine soyunması gerektiğinde hem fikir olduk.
Onun verdiği gazla Akyarlar-Karaincir yolundan dönmek için sahilden bastım pedala.



35 yaş ve üzeri Master Klas'ta neden yarışlara katılmayayım ki?



Yine molasız devam dedim.



Güzel gidiyor bu antrenman havasında pedallamak.



Bu ev ve konumu çok hoşuma gider her zaman.
Durup bir kaç fotoğraf almayı hep düşünsem de yine durmadan devam ediyorum.



Performansımın gittikçe artması çok güzel bir duygu.



Yine de Fener'e uğramadan yapamadım.



2-3 fotoğraf çekmek için 5 dk takılıyorum.



Arı sokmasının etkileri azalmakta ama hala göz altlarımda şişlikler var.



Gölgemde fark edilmiyor elbette.



Canım gölgemiz.



Gerçek Karaincir yokuşu başlamadan da bir yokuş varmış.



Manzara duraklaması kalp atışlarımı düzene sokuyor.



Bu inişten sonra..



Yorgunluk emareleri başlıyor..



Karaincir yokuşunu bitirip rüzgar gibi Ortakent'e dalıyorum.
Aradaki Bağla yokuşu da cabası.
Yine 60 km yol yaptım.
17:30 civarı eve varıp saat 20:00 deki gece turuna kadar dinlenip yemek yiyerek zaman geçiriyorum.

Denizciler kafeye gittiğimde orada buluşan gurubun yola çıktığını anlıyorum.
Esas buluşma yeri olan Migros otoparkına hızla pedallıyorum.



Kalabalık gurup toplanmış, bir süredir görüşmeyen dostlar hasret sohbetine girmiş bile.
Gece turlarında güzel fotoğraflar çıkmıyor ama olduğu kadarını paylaşıyorum.
Seçkin ve Hacı..


Fusün ve Burcu..



Emrah ve ..



İsimlerine henüz alışamadığım diğer arkadaşlar hazırlıkta.



Tüm uyarılara rağmen kask, eldiven, ışık eksiği olan arkadaşlarımız var.



Yola çıkmadan önce mümkün olduğunca onların ekipmanlarına ayar yapmaya çalışıyoruz.



Fosforlu giysilerin önemini bilen arkadaşlarımız..



Moralin gezi öncesi önemini bilen arkadaşlarımız..



Gece turunun toplu sürüş kurallarını anlayan anlamayan tüm dostlarla yola çıkıyoruz.



Köşe başlarında geride kalanları bekleyerek yavaş tempoda ilerliyoruz.



Mindos kapısında emanet bisikletle yola çıkılmayacağı tecrübesini yaşayarak gören dostlar.



Çok az kullanılmış bir bisiklet sizi yolda bırakabilir.
Bu arkadaş daha turun başında pedalının işlemez hale gelmesi yüzünden geri dönmek zorunda.



Turlarda eksik ve denenmemiş ekipman sürücüyü sıkıntıya soktuğu kadar tüm gurubu da sıkıntıya sokar ve sürüş keyfini zedeler.
Kendinize özenmeyebilirsiniz ama gurup arkadaşlarınızın keyfini kaçırmamaya özen göstermek çok önemlidir.
Kulüp olmanın sorumluluğunu biz önder olan kişiler sonuna kadar taşırız.
Turlarda bu aksaklıklar yaşanmasın diye öncesinde her türlü desteği verecek insanlar var aramızda.
Yardım isteyin, elimizden geleni ardımıza koymayız.
Yeterki tur sırasında yaşanmasın bu aksaklıklar.



Sürüş bilgisi eksik olanlara verdiğimiz tavsiyeler bazı arkadaşlar tarafından eleştiri gibi algılanıp,
"Herkes bana bir şeyler söylüyor." deyip alınan arkadaşlar bile var aramızda.
Söylediklerimiz sizin iyiliğiniz için, öğrenmeye ve uygulamaya çalışın.
Yoksa her turda böyle sözler duymak sizi rahatsız edecek elbette.



Geride kalanları motive edip önden gidenlere yetişmelerini sağlamaya çalıştık ama yine de kopmalar yaşandı.
Ekip başının önderliğine uymayan ve gurubu geçen arkadaşları geride kalmışlardır diye dönüp deli gibi aradık.



Biz onları ararken beklenmemesi ve yanlış mola yeri seçimi yüzünden bazı uayrılar yapma gereğini duydum ama konuşma tarzım ve Füsun'un "Şuraya gidelim." fikrine uyulmasını eleştirmem yüzünden Füsun bana kırıldı. 
Oysa onu ne kadar sevdiğimi bilir, amacım onu kırmak değil, gurubun özellikle de gece turunda korunması adına bu örneği vermemin onu kırmamasını isterdim.



Turun geri kalanında gönlünü almak için acele etmeyip, daha sakin bir zamana kadar ertelemeyi seçtim.
Umarım aramız düzelir çünkü BBK sayesinde tanıyıp sevdiğim özel insanlar arasındadır o.



Benim mola için düşündüğüm köy kahvesinin artık yıkıldığını söyleseler de ben yine de emin olmak için önden gidip bir bakmak istedim.



Yanlış bilgi olduğunu anladık ve gerçekten güzel çay yapan köy kahvesinde molamızı verdik sonunda.



Önden gidip kahveciyi yeni çay demlemeye ikna etmem de iyi oldu.



Bisikletlerimizi park edip..



Biraz soluklanarak bizim için demlenen taze çayı beklemeye başladık.



Füsun bana dargın, yüzüme bile bakmıyor. :(
Üzerine gitmiyorum çünkü zaten iki cümle kurarak duygularını dile getirdi.
Söyleyecek lafım yok.
Özür dilerim sevgili arkadaşım.



Bu mola herkesin biraz sakinleşmesini sağlamıştır umarım.



Çevre yolundan dönerek yokuşları es geçmek fikrinde olan çoğunluğa uyup Ortakent'in güzel yollarından ateş böcekleri gibi süzüldük.



Trafiğin az olması da keyifli bir sürüş getirdi turumuza.



Gece turlarının farklı bir havası var.



Kalabalık guruplar da eğlenceli bir sürüş sağlasa da..



Kalbimiz buruk olsa da..



Hava şahane olsa da..



Biraz daha sessiz, biraz daha düşünceli bir sürüş oldu Bodrum'a kadar.



Migros otoparkına varana kadar yolda evlerine dönen arkadaşları uğurlayarak turu bitirdik.



Küçük duraklamada cırlak miyavlamasıyla yakınlaşıp, bana sıcak duygular veren bu tatlı kediciğe teşekkürlerimi sunuyorum.

Çok daha eğlenceli, sorunsuz gece turları yapmak umuduyla..

Sevgiyle ve hoşgörüyle…



..

.




Hiç yorum yok: