2 Haziran 2020 Salı

Çok Normal..!

2 Haziran 2020
Salı

Uzun süredir yazmamışım...
Genelde yol bisikleti ile antrenman ağırlıklı turlar yapınca bazen fotoğraf bile çekmeden bitiriyorum.
Son zamanlarda fotoğraf makinemi yanıma alır oldum. Bir kaç fotoğraf olunca, bir kaç satır da yazmak adettendir.

Corona virüs salgını boyunca kapalı olan sahil, parklar ve onların içindeki bisiklet yolları, 1 Haziran'da başlayan normalleşme sürecinde halka açıldılar.
Halk da "Madem açıldılar, biz de hemen saçılalım." kafasıyla evden dışarıya fırlayıp, uzun süredir kullanmadığı bu yerlere yayılmaya başladılar.

Kısmen normalleşmeye başlandı; "kısmen" diyorum çünkü 18 yaş altını ve 65 yaş üstünü normalleşemeyenlerden sayan bir yönetim sistemimiz var. Virüse karşı dayanıksız kabul edilen 65+ ve kurallara uyamayacak kadar geri zekalı oldukları düşünülen 18- grubu, aslında ekonomiye katkıda bulunmayan kesim oldukları için evlere hapsedilmiş durumda. Son karara göre iş yeri ve iş sahibi olan 65 yaş üstündekiler isterlerse kalp hastası olsunlar, işlerinin başında olabilecekler.

Yani, "çok normal".

Bu çok normal durumda insanlar, yine saygısız, yine dikkatsiz, yine bencilce sokaklarda kafası kesik tavuklar gibi dolanıyorlar. 

Bisiklet yolları her zamankinden daha tehlikeli. Henüz 3 tekerlekli bisikletleri ile 3-5 yaşındaki bebeler anne-babalarının sırtlarından iterek korumalarıyla, bebek arabalarıyla dünyanın en ayrıcalıklı kişileri olduğunu sanan anneler, kaykaylarıyla tüm yolu kaplayan ergenler  bisiklet yollarındaki yerlerini almadılar ama motosikletler, elektrikli scooterlar ve 3 tekerlekli pazar arabası kılıklı elektrikliler pervasızca bisiklet yollarını işgal ediyorlar.
Türkiye'de bisiklet yolları kullanımının hiçbir zaman medeni bir seviyeye geleceğine inanmamaktayım. En azından benim ömrüm bunu görmeye yetmeyecektir.

Dünyanın parası verilerek yapılan yumuşak zeminli koşu yolları da yine aynı umarsız, saygısız ve spora sporcuya hiçbir saygısı olmayan bencil insanlar tarafından işgal ediliyor. En çok da topuklu ayakkabılarıyla o yolda yürüyüp zemin bozan selfici teyzeler sinirimi bozuyor. 



Bu yollar kapalıyken belediye boş durmamış ve zemini bozulan bölgeleri boyamış. Yani artık o bölgelerin bozuk olduğunu anlamadan içine giriyor ve sarsılıyorsunuz. Aferin belediye. Bu da "Çok normal".



Aylar önce bu yolda bir ergeni sollarken ergen bir anda sola dönmeye karar verdi, ben de soldaki küçük ağaçlardan birine çarpıp durabildim anca. Sonra da kaçtı tabi.. Bu da "Çok normal".



Yarın 18- sokaklarda olacak, siz siz olun, bisikletinizle buralarda dolanmayın.



İnsanlar düz bir çizgide gitmeyi beceremezken, bu daracık bisiklet yolunda çarpışmadan bisiklet sürmek gerçekten mucize.



Çok rüzgarlı bir gün ama güneş mükemmel.
Sahili özleyen insanlar, Konyaaltı plajını doldurmaya başladılar.
2 Haziran ve hava 23 derece. İşte bu normal değil.




Neyin neye göre ne kadar normal olduğunu kimsenin belirleyebileceğini sanmıyorum.
Herşey bu kadar anormalken "normal" peşinde koşmak ne kadar anlamlı olabilir ki?

Sevgiyle ve saygıyla kalın.


Hiç yorum yok: