30 Mart 2014 Pazar

Beton kafalılar.

"BeB'n NeO"
Rock'n Roll gibi yani.
BBK içinde bir çok takım var.
Biz de ayrı bir takımız.
Birbirimizi tamamlarız.
Birbirimizle olmadığımızda eksiğizdir.

Korsan Takımı, bir arkadaş grubu olup beraberce turlara çıkıp pedallamayı çok severler.
BeB'n NeO da öyle.
Buna bir de Tavşanlar eklendi şimdi.
Tavşanlar, her fırsat bulduğunda, antrenman niyetine, sporcu gibi pedallayanlar grubudur.
Bu gruba siz de dahil olabilirsiniz.
Her yokuşta ya da en uzun parkurda bile grupla birlikte pedallayabiliyorsanız sizde Tavşan'sınızdır.

Adı olmayan gruplar da var ama biz bir adının olmasını seviyoruz.
Siz buna karşıysanız bu da sizin meseleniz.
Ben karışmam, ne haliniz varsa görün. 
:)



Feyste yazdım.
Vatandaşlık görevimi yerine getirdim, şimdi de bedenime olan görevimi yerine getirmek için pedallamaya çıkıyorum diye.
Kimseden cevap yok.
O zaman BeB'n NeO olarak çıkarız bizde.

Bu takımın rotası, havaya ve havamıza göre belirleniyor.
Biraz serseri mayın,
Biraz ormanda Kayın,
Bazen de sahile postu yayın şeklimiz vardır.



Burada da; 
"Mindos kapısından bir güvercin havalandı,
BeB'n NeO için Mindos kapısı aralandı."
durumu var mesela.



Gümbet sahilinden arıtma tesislerinin olduğu buruna doğru giderken kazların saldırısına uğruyoruz.
Neyse ki biz onlardan hızlıyız.



Bu sahili ve küçük iskeleleri çok seviyorum.
Küçük bir sandalım olsa buraya bağlardım.



Bak, ne şirinler.



Rüzgar soğuk esse de pedallayan için üşümek söz konusu değildir.
Durup, terinizin ve kaslarınızın soğumasına izin vermezseniz sorun yoktur.
Grup sürüşlerinde en arkadan gelenler bu yüzden pek sevilmezler.
Geçen gece turunda, yokuşun başında devam etmekten vaz geçip, bizleri 28 dk yokuşun sonunda terli bir halde bekletip haber bile vermeyi düşünmeyen arkadaşlarımız var malesef.
Orada terli terli gece soğuğunu yiyen arkadaşlardan biri o günden beri sırt ağrısı çekmekte.
Yazık değil mi?



Neyse, biz kimseyi beklemek zorunda değiliz.
Soldaki yol bana göz kırptı sanki..!



Şimdilik görmezden geliyorum.
Buruna kadar gidip, dönüşte gözüne ne kaçmış bakarım.



Bana göz kırpan yol ayrımının içine dalıveriyorum.



Buna yol denmez elbette.



Olsa olsa MTB parkuru denir.



İnek toplama merkezi.
Kışın buralarda bol bol inek vardı.
Nedense artık yok.



İn cin var.



Bir de ben ve Beb varız.
Araziye çıktın, gülersin tabi köftehor.



Burası da MTB parkuru olacak alana sahip.
Bir düşünmek lazım.



Sahile iniverdim.



Küçük bir koy ama çok severim.



Bu iskelecikte her zaman bir balıkçı olurdu, bugün yok.



Bugün BeBeK var.



Biraz da çirkinlikleri gösterelim.
Makineler girmiş.
Bunca yıl korunmuş olan bu bölgeye de girmeyi başardılar.



Biz bu alanları boş bıraktıkça, birileri gelip para kazanmak için ev yapmaya devam edecek.



Bizler sahiplenmezsek..



Onlar bildikleri tek şeyi yapacaklar.



Beton evler, beton evler, beton evler.



Çirkin, köşeli, tek tip, iğrenç beyaz evler.



Tek bildikleri bu.
Küçük kafalarında, sadece inşaat yapıp para kazanmak var.




Hey, beton kafalılar; Biz bunu seviyoruz.
Çok az kaldı bunlardan.
Burası böyle güzel diye buraya geldik.
Bozmayın artık bu güzel doğayı.
Beton kafalarınızı alıp gidin buralardan.



Doğa ile bizleri başbaşa bırakın.



Artık üremeyin, çoğalmayın, dünyayı işgal etmeyi bırakıp ona saygılı olun.



Bize de yaşayacak yer bırakın.



Her yer böyle mi olsun istiyorsunuz?
Beton diyarı, iğrenç beyaz evler.
Bir zamanlar, doğanın içinde, yeşillikleri arasındayken bu evler ne güzellerdi.
Şimdi ise zehirli mantarlar gibi görünüyorlar gözüme.



Çok üzgünüz.



Bunlar kalsın hiç olmazsa.



Kaç tane kaldıysa artık.


Betonun ve beton kafaların olmadığı bir dünya diliyorum.



..

.


Hiç yorum yok: